ÇYDD İzmir’in 25. yıl gururu

cydd-izmirin-25-yil-gururu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) İzmir Şubesi, kuruluşunun 25. yılını Kültürpark İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen geceyle kutladı.

ÇYDD İzmir’in 25. yıl gururu

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) İzmir Şubesi, kuruluşunun 25. yılını Kültürpark İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen geceyle kutladı.

İzmir Big Band’in müzik dinletisiyle başlayan etkinliğin açılışında konuşan ÇYDD Genel Başkan Yardımcısı Nihal Kızıl, "Dile kolay 25 yıl. Acı, tatlı, hüzünlü, neşeli, heyecanlı ama hep umutlu. Her zaman ne olursa olsun umutlu. Her zaman disiplinli, her zaman örgütlü, her zaman üretken ve her yıl bir öncekinden daha çok çalışılan yıllar... Türkan Saylan hocamızın Anadolu’nun her bir köşesini adım adım gezerek cüzzama çare olmaya çalışması, aynı zamanda başka sorunları da görüp özellikle eğitim alanında projelendirmesi, ağır hastalığına, bir yığın baskıya rağmen son günlerine kadar canla başla çalışması hepimize örnektir. Bizim başka mazeretimiz olamaz. Mustafa Kemal Atatürk, emperyalist güçlerin işgali altındaki eğitimsiz, ekonomik olarak esir alınmış Anadolu’dan çağdaş, özgür, bağımsız bir Türkiye Cumhuriyeti yaratmışken biz umutsuz olamayız. Orta öğretim burslarıyla binlerce kızımızın okumasını sağladık. Üniversite burslarıyla yüzlerce gencimizin yüzünü güldürdük. Kadın haklarıyla ilgili çalışmalarımızla kadınlarımızın ışığı olduk. Onlarca çocuğumuza pencereler açtık. Ne çok insana ulaştık. Hep birlikte çalışmaktan başka çaremiz yok. Biz demokrasiye ve toplumun ancak eğitimle dönüşebileceğine inanıyoruz." dedi. Sözlerini toplumun karamsar ve umutsuz olduğuna dikkat çekerek "Çağdaş Yaşamlı olmanın getirdiği bir sorumluluk var. Biz umutsuz olamayız." diye tamamladı.

 

ÇYDD İzmir Şubesi Başkanı Gönül Kaya da, 1950’lerden itibaren ülkeyi yönetenlerin Cumhuriyet'in kurucu ilkelerinden uzaklaştığını vurgulayarak "Kadınlarımızla, çocuklarımızla, her koşulda desteklerini arttıran değerli dostlarımızdan aldığımız güçle büyüyoruz, güçleniyoruz. Bu yolculukta taşıdığımız aydınlanma meşalesini teslim alacak genç kuşaklar bugün göreve hazırlar. Bu güvenle Türkiye Cumhuriyeti’ni yeniden yapılandıracağımızı bütün ülkeye ilan ediyoruz." dedi.

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mine Söğüt de konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“1980’lerin sonunda bir tiyatro oyunu izlemiştim. Oyuncular oyunu çıplak oynadılar. O salon yakılmadı, yıkılmadı. Ben o zaman 20 yaşındaydım ve o oyunu izleme şansım vardı. Çeşitli vesilelerle biraraya geldiğim gençlere bu olayı anlattığımda inanamıyorlar, böyle bir şeyin bu topraklarda gerçekleşmiş olduğuna inanamıyorlar. Gençlerin hayalleri çalınıyor. Korkularla eğitiliyorlar. Bu nedenle bu ülkede böyle bir derneğin olması çok önemli. Dernek kurulduğunda çağdaş bir yaşam vardı ve destek gerekiyordu. Bugün ise bambaşka bir iklim var. Bugün insanlara çağdaşlığı hatırlatmak gerekiyor.Nâzım'ın da dediği gibi; ‘Yolu yok, Don Kişot’um benim, yolu yok. Yeldeğirmenleriyle dövüşülecek.’”

 

Gecede Özgür Başkaya da, Nâzım Hikmet’in “Yaşamaya Dair” dizelerini seslendirdi.

 


13.11.2018