ÇEDES SKANDALINA ARTIK SON VERİLMELİDİR!

cedes-skandalina-artik-son-verilmelidir Anayasamızın 42. maddesine göre eğitim ve öğretim, Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda çağdaş bilim ve eğitim esasına göre yapılır. Laiklik ilkesi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde anayasal bir zorunluluktur, vazgeçilemez.

Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı ile arasında imzalanarak yürürlüğe giren “Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” projesi, tüm uyarılarımıza rağmen skandallarla devam ettiriliyor. Bu proje ile Anayasa’ya, yasalara, bilime ve eğitimin temel ilkelerine aykırı şekilde okullar tarikat ve cemaatlere ve dinselleşmeye açılmaktadır.

 

ÇEDES ile yaşanan başlıca skandalları basına yansıdığı şekilde hatırlatacak olursak:

11 Kasım 2023 tarihinde Batman’da öğrenciler cami temizliğine götürüldü.

20 Aralık 2023 tarihinde Muğla’nın Menteşe ilçesinde öğrenciler mezarlığa götürüldü.

21 Aralık 2023 tarihinde Kocaeli’nde anaokuluna cami imamı getirildi.

23 Aralık 2023 tarihinde Konya’nın Karatay ilçesinde özel eğitim öğrencilerine imam cübbesi giydirildi.

11 Ocak 2024 tarihinde Muğla’nın Dalaman ilçesinde öğretmen ve öğrenciler sabah namazına götürüldü.

10 Şubat 2024 tarihinde Bitlis’te bir ortaokulda öğrencilere, şeytan taşlama provası yaptırıldı.

14 Şubat 2024 tarihinde İzmir’in Bayındır ilçesinde ÇEDES’in öğrenciler için tehlikeleri hakkında velileri bilgilendiren öğretmene uyarı cezası verildi.

26 Şubat 2024 tarihinde Kars’ta bir ortaokulda maket mezar kuruldu ve öğrencilerin ağıt yakması istendi.

29 Şubat 2024 tarihinde Isparta’da bir okulda çocuklara bıçak verildi, ellerine kelepçe takılıp fotoğraf çektirildi.

 

Bunca skandal ve eğitim hakkı ihlali yetmezmiş gibi son olarak 29 Şubat 2024 tarihinde İzmir’de Menemen Müftülüğü tarafından çocuklar mezarlığa götürüldü; gerici Menemen ayaklanmasından yargılanıp ceza alan tarikat şeyhi Esad Erbili’nin mezarı ziyaret edildi. Bu yapılan milli değerlerimize, ulus bilincine ve Cumhuriyet devrimlerine açık bir meydan okumadır.

Anayasamızın 42. maddesine göre eğitim ve öğretim, Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda çağdaş bilim ve eğitim esasına göre yapılır. Laiklik ilkesi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde anayasal bir zorunluluktur, vazgeçilemez. Devletin dini olmaz, devlet tüm dinlere ve inançlara eşit mesafede olmalıdır. Millî Eğitim Bakanlığı eğitim sistemini dini esaslara göre kuramaz. Laiklik tartışmaya açılamayacağı gibi ücretsiz eğitim hakkından da vazgeçmeyiz.

Eğitim sisteminin ve okullarımızın gerçek sorunlarına odaklanılmalıdır. Artan yoksullaşma ile okullarımızda çocuklarımızın beslenme sorunu artık daha da artmıştır, çocuklarımızın başarı seviyesi düşmektedir, öğretmenlerimizin başta ücretleri olmak üzere özlük hakları son derece yetersizdir, eğitimde nitelik sorunu her geçen gün büyümektedir. Okullarımızın derslik sayısı yetersizdir. Eğitimin gerçek sorunları dinselleştirme adımları ile örtülmek istenmektedir.

Buradan tüm anne ve babalara, öğrenci velilerimize çağrıda bulunuyoruz, çocuklarımıza ve okullarımıza sahip çıkalım. Öğrencilerimizi okullardaki yasalara ve bilime aykırı projelerden, uygulamalardan uzak tutalım, okul yönetimlerini denetleyelim, gerektiğinde dilekçeler verelim, suç duyurularında bulunalım. Önce çocuklarımızın geleceğine, sonra da ülkemize, laikliğe ve Cumhuriyetimize sahip çıkalım.


01.03.2024