Çanakkale “Barışın Kenti” olarak anılır. Bunun en önemli nedenlerinden biri, tarihinin muazzam savaşlarla dolu olmasıdır.

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferinin 105. Yılı

Çanakkale “Barışın Kenti” olarak anılır. Bunun en önemli nedenlerinden biri, tarihinin muazzam savaşlarla dolu olmasıdır. Bilinen en eski savaş, mitolojide sözü geçen Troia Savaşlarıdır. Günümüzden tam 105 yıl önce ise, sadece bizim değil tüm dünyanın hafızasına kazınan Çanakkale Savaşlarına tanıklık etmiştir bu kent.

Bu savaş; emsalsiz bir vatan sevgisini ve uğurda gösterilen benzersiz bir cesareti getirir akıllara. Daha çocuk yaşta sayılabilecek erlerden, gözü pek kumandanlara, cepheye mermi taşıyan analardan, askere üniforma diken genç kızlara kadar bir olmuş, kenetlenmiş bir milletin bağımsızlık ve özgürlük düşünceleri ile sarsılmaz inanç ve umutlarının can bulmuş halidir Çanakkale Savaşları…

Ve bu savaşların seyrinde 18 Mart’ın anlamı büyüktür. 18 Mart 1915, dünyanın belki de en büyük donanmalarına sahip emperyalist ülkelere karşı, eldeki kısıtlı olanaklarla ancak yüksek bir inançla kazanılan deniz zaferinin tarihidir.

Bu büyük zafer; elbette ki kolay kazanılmamış, kaybımız da çok büyük olmuştur. En acı detaylardan biri de Çanakkale Savaşı yıllarında ülkenin dört bir yanındaki pek çok okulun mezun verememesidir. Geçmişte mezun olamayan çocuklarımızın anısına, gelecekteki çocuklarımız savaş yüzü görmesin ve umutları hep taze olsun diye “barış” diyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle; Dünya tarihinin akışını değiştiren, Çanakkale’yi dünyadaki ‘geçilemeyen’ tek şehir yapan, vatan toprağına özgürlüğü, bizlere de barışı emanet bırakmış olan Deniz Zaferimizin 105. yılını kutluyor; bu anlamlı günde başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, vatan için canlarını veren tüm şehitlerimizi rahmet, kahraman gazilerimizi minnetle anıyor, saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz.