Nermin Hoca’nın Olağanüstü Gecesi..

nermin-hocanin-olaganustu-gecesi Orhan Erinç/Cumhuriyet 13.04.2015

Anayasada laikliğe ilk adımın atıldığı 10 Nisan 1928’in yıldönümü olan cuma gününün gecesinde Akatlar Kültür Merkezi’nde olağanüstü saatler yaşadık.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin, Belediye Başkanı Av. Murat Haznedar’ın evsahipliğinde düzenlediği törende, derneğin 9’uncu “Cumhuriyet Ödülü” Hocaların Hocası Nermin Abadan Unat’a sunuldu.

***

Olağanüstü gece, seçkin sanatçı Gülsen Tuncer’in sunucu olarak mikrofon başına geçmesiyle başladı. 
Açış konuşmasını dernek genel başkanlığını tıp, laik cumhuriyetin savunulması, cumhuriyet kızlarının yetiştirilmesi başta olmak üzere pek çok şey borçlu olduğumuz Prof. Dr. Türkan Saylan’dan devralan Prof. Dr. Aysel Çeliker yaptı.
İşte o konuşmadan kimi alıntılar. 
“Demokrasinin olmazsa olmaz koşulu olan laiklik; hukukta, siyasette, ekonomide,eğitimde, sosyal yaşamda din kurallarının belirleyici olmayacağını öngörür. Laiklikkamusal ve özel yaşamda çeşitli dinlere ve mezheplere inananlar arasında ayrımyapmamanın anahtarıdır. Bu açıdan bakınca laikliğin din ve vicdan özgürlüğünün güvencesi olduğu görülür. Bireyin özgürlüğünün güvencesi olan laiklik, özetlemek gerekirse aklın özgürlüğüdür. Türkiye’nin Müslüman toplumları arasındaki farkı ve müstesna yerinin kaynağı da laikliktir.”
“Toplum olarak yaklaşık 12 yıldır cumhuriyetimizin değerlerini, devrimlerini, laikliği, milli bayramları ve Atatürk’ü unutturmaya ve inkâra yönelik bir proje ile karşı karşıyayız. Atatürk’ün bütün eserleri yok ediliyor, ulus-devlet anlayışı ırkçılıkla suçlanıyor, aşağılanıyor. Toplum, laiklik, din, mezhep, etnik köken ekseninde bugüne kadar hiç görülmemiş biçimde ayrıştırıldı. Bu parçalanmadan siyasal ve ekonomik çıkar sağlayanların görevlerini bırakmamak için ülkemizi tehlikeye atabilecekleri endişesini taşıyoruz.”

***

Ardından sıra ödülün sunulmasına ve Prof. Dr. Nermin Abadan Unat’ın konuşmasına geldi. 
Şunu da ekleyeyim. Törenin onur konukları arasında, Nermin Hoca’nın 1937’de okul arkadaşı olarak başlayan dostluğunu sürdürdüğü, CUMOK temsilciliğini rahmetli Erol Geyran’dan sonra üstlenen Türkan Erkin de vardı. 
Nermin Hoca, Atatürk’ün daha 1916 yılında kadın-erkek eşitliğini arzuladığını belirterek başladığı konuşmasında laiklik ve sekülerlik kavramlarını özetleyerek şöyle dedi:
“İslamda ruhban ve birey ile Allah arasında bir aracı olmadığına göre bu nötr alanıyaratmak kolay değildir. Nitekim Türkiye’de laiklik kavramı fiilen uygulanmaya başladıktan sonra vatandaşların dini vecibelerini yerine getirmek için devam ettikleri cami ve mescitlerin bakımı ve hizmetlerini sağlamak üzere bir Din İşleri Genel Müdürlüğü kurmak ihtiyacı doğmuştur. Bu kamu yönetim kurumu bugün çok büyümüş ve üzerine eskisinden farklı birçok görevler üstlenmiştir. Bütçesi Eğitim Bakanlığı’nın bütçesinden kat kat fazladır.” 
“Tüm insanların özgür, eşit konumlu ve kardeşçe bir arada yaşayabilmeleri için hedefimiz tek olmalıdır. Bu hedef, bireyi hoşgörü havası içinde özgür kılmak, eşit bir konuma getirmek, toplumda hukuk devletinin hükümran olması demektir. Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin ana hedefi işte bu olmuştur.”

***

Ardından müzikle dünya turuna çıktık.
Basta Aycan Teztel, davulda Erhan Seçkin eşliğinde piyano virtüözümüz NakiAtaman’ın etkinliği başladı. 
19 ülkeden, büyük bölümüne kulakların aşina olduğu popüler müziği salonu etkisi altına aldı. 
Tur, Türkiye’ye uğradığında “Dağ Başını Duman Almış”, “Çıktık Açık Alınla” ve “BirBaşkadır Benim Memleketim” gibi ezgilerin notaları yankılandığında salondakiler hem coştu, hem özlem duydu. Ben de bu yazıyı bu duygularla yazmaya çalıştım...


13.04.2015